Uçum yeni anayasanın perspektiflerini kaleme aldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu güncellenmiş bir anayasa hazırlığı yapacaklarını ve bunu Meclis’in takdirine sunacaklarını belirtti. Bu önemli adım, ülkemizin hukuki altyapısını güçlendirecek ve çağdaş bir demokratik sistem için temel bir adım olacaktır. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkanvekili Mehmet Uçum ise yeni anayasa taslağının belirlenmesinde aşağıdaki perspektifleri dikkate alacaklarını ifade etti:
Hukukun Üstünlüğü ve Temel Haklar: Yeni anayasa, hukukun üstünlüğünü ve temel hakların güvence altına alınmasını vurgulayacaktır. Bireylerin temel hak ve özgürlüklerinin korunması, adaletin sağlanması ve demokratik değerlerin güçlendirilmesi öncelikli olacaktır.
Güçler Ayrılığı ve Denetim Mekanizmaları: Anayasa, güçler ayrılığı ilkesini güçlendirecek ve yürütme, yasama ve yargı organları arasındaki dengeyi sağlayacak etkili denetim mekanizmalarını içerecektir. Bu sayede demokratik denge ve denetim mekanizmaları güçlenecektir.
Yerel Yönetimlerin Güçlendirilmesi: Yeni anayasa, yerel yönetimlerin güçlendirilmesini ve yerel demokrasinin önemini vurgulayacaktır. Böylece, yerel düzeyde daha fazla katılım, yerinden yönetim ve hizmetlerin etkin bir şekilde sunulması sağlanacaktır.
Ekonomik Kalkınma ve Sosyal Adalet: Anayasa, sürdürülebilir ekonomik kalkınmanın sağlanması ve sosyal adaletin güçlendirilmesini hedefleyecektir. Ekonomik haklar, sosyal güvence ve fırsat eşitliği gibi konular anayasanın temel ilkeleri arasında yer alacaktır.
Ulusal Güvenlik ve Terörle Mücadele: Yeni anayasa, ulusal güvenlik ve terörle mücadele konularında etkin bir çerçeve sağlayacak ve devlet
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkanvekili Mehmet Uçum, TBMM’nin yeni çalışma dönemindeki önemli konulardan birinin yeni anayasa hazırlıkları olduğunu belirtti. Uçum, yeni anayasanın belirlenmesinde aşağıdaki perspektiflerin dikkate alınması gerektiğini ifade etti
Demokratik Değerler ve Katılımcılık: Yeni anayasa, demokratik değerleri güçlendiren ve toplumun farklı kesimlerini kapsayıcı bir şekilde temsil eden bir çerçeve oluşturmalıdır. Katılımcılık ilkesi, toplumun geniş kesimlerinin anayasa sürecine aktif bir şekilde katılmasını sağlamalıdır.
İnsan Hakları ve Özgürlükler: Mehmet Uçum, yeni anayasanın temel hak ve özgürlükleri güvence altına alması gerektiğini vurguladı. Bireylerin temel haklarına saygı gösteren, demokratik değerlere uygun ve uluslararası standartları yansıtan bir anayasa metni oluşturulmalıdır.
Hukukun Üstünlüğü ve Adil Yargı: Yeni anayasa, hukukun üstünlüğünü koruyan ve adil bir yargı sistemi sağlayan bir yapıya sahip olmalıdır. Bağımsızlık, tarafsızlık ve etkinlik prensiplerine dayalı bir yargı sistemi, hukuki güvencenin sağlanması açısından büyük önem taşımaktadır.
Güçler Ayrılığı ve Denetim Mekanizmaları: Uçum, güçler ayrılığı ilkesinin güçlendirilmesi ve etkili denetim mekanizmalarının oluşturulması gerektiğini belirtti. Yürütme, yasama ve yargı organları arasındaki dengenin sağlanması, demokratik denetimin etkin bir şekilde işlemesi için önemlidir.
Toplumsal Uzlaşı ve Çoğulculuk: Mehmet Uçum, yeni anayasa sürecinde toplumsal uzlaşı ve çoğulculuğun sağlanması gerektiğini vurguladı.
YENİ ANAYASANIN KAİDESİ CUMHURİYETİN İLKELERİ VE DEMOKRATİK BİRİKİM
Türkiye’nin anayasal temelleri, Cumhuriyetin ilkelerine dayanmaktadır. Kurucu lider Atatürk’ün vizyonu doğrultusunda, üniter yapının, adaletin ve insan haklarının temel alındığı bir anayasa benimsenmiştir. Türkiye’nin demokratik, laik, sosyal devlet ve hukuk devleti prensipleri üzerine kurulu olduğu belirtilmiştir. Resmi dilin Türkçe, bayrağın ay yıldızlı al bayrak ve milli marşın İstiklal Marşı olduğu vurgulanmıştır. Başkent olarak Ankara belirlenmiştir. Dünyada ki gelişmeleri hızlı ve güvenilir şekilde öğrenmek için Profil Haber‘i takip edin
Bu anayasa, halk iradesinin temel kazanımlarını yansıtmaktadır. Başkanlık sistemi ve tüm kuvvetler açısından demokratik meşruiyet ilkesi korunmakta ve geliştirilmektedir. Halkın seçtiği liderin etkin ve sorumlu bir şekilde yönetimde yer alması, demokrasinin temel unsurlarından biridir. Anayasa, demokratik birikimi güçlendirmekte ve halkın katılımını teşvik etmektedir.
Anayasanın temel amacı, toplumsal birliği ve dayanışmayı sağlamaktır. Cumhuriyetin ilkeleriyle uyumlu bir şekilde, adalet ve insan haklarına dayanan bir toplum inşa edilmesi hedeflenmektedir. Herkesin eşit haklara sahip olduğu, fırsat eşitliğinin ve adaletin temel prensipler olduğu vurgulanmaktadır.
Ayrıca, anayasa, güçler ayrılığı ilkesini güçlendirmekte ve dengeyi korumaktadır. Yürütme, yasama ve yargı organları arasındaki etkileşim ve denetim mekanizmaları, demokratik işleyişi güçlendirmektedir. Bu sayede, devletin hukukun üstünlüğüne bağlılığı sağlanmaktadır.
Sonuç olarak, Türkiye’nin anayasası Cumhuriyetin ilkelerini ve demokratik birikimini yansıtan bir çerçevede şekillenmektedir. Halkın iradesine saygı gösteren, demokratik değerleri güçlendiren ve toplumsal birliği sağlayan bir anayasa, ülkemizin ilerlemesine ve gelişmesine katkı sağlamaktadır.
YENİ, SİVİL, KUŞATICI, ÖZGÜRLÜKÇÜ, KORUYUCU,
SOSYAL VE GELİŞKİN DEMOKRASİ İÇEREN ANAYASA
2023 Anayasası: Türkiye’nin 41 yıl sonra darbe anayasasından tamamen kurtulmasını sağlayacak tümden yeni bir anayasa hazırlanması hedeflenmektedir. Bu anayasa, aşağıdaki prensiplere dayanarak oluşturulacaktır:
Sivil Anayasa: Kurumsal yapıların ve seçkinlerin talepleri yerine halkın talepleri ve iradesi doğrultusunda hazırlanacak bir anayasa olacaktır. Halkın katılımı ve görüşleri esas alınarak toplumun tüm kesimlerini kapsayacak şekilde şekillendirilecektir.
Kuşatıcı Anayasa: Türkiye’nin her bireyinin kendini asli unsuru olarak gördüğü kapsayıcı bir yaklaşım temel alınacaktır. Türk Milleti ve Türk Vatandaşlığı anlayışı, anayasanın merkezinde olacaktır.
Özgürlükçü Anayasa: Kişilerin her türlü hak ve özgürlükleri, bireysel ve kolektif yönleriyle eksiksiz bir şekilde yer alacaktır. Yeni kuşak hak ve özgürlük alanları tanımlanacak ve haklar esas, sınırlamalar ise istisna olarak kabul edilecektir.
Koruyucu Anayasa: Anayasa, devletin ve bireylerin maddi ve manevi varlıklarını koruma ve geliştirme amacını taşıyacaktır. Tam bağımsızlık, çevre ve doğal kaynakların korunması, doğal afetlere karşı tedbirlerin alınması gibi konular anayasa metninde yer alacaktır.
Sosyal Anayasa: Herkesin gelir güvencesine sahip olması, fırsat eşitliği, adil bir asgari ücret, ücretsiz sağlık hizmeti, ücretsiz eğitim hakkı gibi sosyal adalet ilkeleri anayasa tarafından güvence altına alınacaktır. Sosyal yardım ve hizmet imkanları geliştirilecek, gelir grupları arasındaki farkları azaltacak adil bir gelir dağılımı sistemine geçiş sağlanacaktır.
Gelişkin Demokrasi Anayasası: Elektronik katılım hakkı, geri çağırma hakkı, halkın yasa teklif etme hakkı, referandum hakkı, halkın Anayasa Mahkemesi’ne başvurma hakkı gibi yeni demokratik mekanizmaların geliştirilmesi hedeflenmektedir. Halkın yasama sürecine ve yargılama süreçlerine etkili bir şekilde katılımı sağlanacaktır.
HALKLA BAŞLAYIP HALKLA BİTEN YAPIM SÜRECİ
Halkın taleplerine dayanan bir anayasa taslağının kamuoyu ve sivil toplum tartışmaları sonucunda teklife dönüşmesi ve Meclis’te geniş bir destekle kabul edilmesi önemlidir. Bu sürecin tamamlandıktan sonra anayasa teklifi halkın onayına sunulmalı ve yürürlüğe girmelidir. Bu, toplum merkezli bir anayasacılık anlayışının bir ifadesidir ve halkın iradesinin temel alındığı bir sürecin sonucunda ortaya çıkan anayasa, toplumun genel kabul ve destek görmesiyle varlık kazanır.
1982 Anayasası’nın istatistiksel verilerine bakıldığında, otuz yıllık bir süre içerisinde 23 farklı değişikliğin yapıldığı görülmektedir. Bu değişikliklerin 19’u yürürlüğe girmiştir. Toplamda 177 asıl madde bulunurken, 58 madde değişmemiştir. Değişen ve yürürlükten kalkan madde sayısı 119’dur. Ayrıca 23 madde mülga (yürürlükten kalkmış) durumdadır. Değiştirilerek yürürlükte kalan madde sayısı ise 96’dır. Bu 96 maddede değişikliğe uğrayan temel konu ise 184’tür (bu sayı nüanslarla birlikte daha da artabilir). Gündemin Şu an yürürlükte olan madde sayısı ise 154’tür.
Darbe ürünü olan ve birçok değişiklikle iç tutarlılığını, dil ve terim uyumunu yitiren bir anayasa ile yaşamak, Cumhuriyetin 100. yılında ülkemize yakışan bir durum değildir. Bu nedenle, Cumhuriyetimizin 100. yılında Türkiye Anayasa Mutabakatı (TAM) sağlamak için birlikte çalışalım. Türkiye’nin yüzyılında, tam bir anayasa ile ilerlemek için hep birlikte çaba gösterelim ve bu hedefe ulaşalım.
Kaynak : https://erisimhaber.com/
06:26
News
Gündem
Gündem
Gündem
Gündem
Gündem
Gündem
